Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde 2009 yılında yapılan operasyonun arkasından FETÖ’cüler çıktı. İlçede 2009 yılında yapılan operasyonla dönemin AK Partili Belediye Başkanı Murat Sesli, TSO Başkanının da aralarında bulunduğu belediye meclis üyesi, avukat, gazeteci ve bazı işadamlarına “Çete” operasyonu yapıldı.
2009 yılında Kdz. Ereğli Belediye Başkanlığı görevini yürüten AK Partili Murat Sesli, Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde de AK Parti Genel Merkezi tarafından aday olarak açıklanmıştı. Sesli, adaylığının açıklanmasından bir hafta sonra yapılan 'çete' operasyonuyla önce gözaltına alınmış, ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmış ve seçimlere girememişti.
'Çete' operasyonu ile hem belediye hem de TSO Başkanı değişti
Operasyon sonrasında yapılan Belediye Başkanlığı seçimlerinde AK Parti seçimi kaybetmiş, CHP belediyeyi kazanmıştı. Aynı yıl TSO seçimlerine 15 gün kala yapılan operasyon sonrası FETÖ/PDY terör örgütü uzantılarından ilçede önde gelen ve bugün firari olan kişi de TSO Başkanlığı'na getirildi. FETÖ’nün Ereğli’deki önde gelen yöneticilerinden olan bu kişinin 17/25 Aralık darbe girişiminin ardından yönettiği tüm şirketlerine kayyum atanırken, kendisi de sırra kadem bastı.
Çeteye yardım eden serbest, ceza kesene tutuklama
Operasyon kapsamında gözaltına alınan ve hakkında “Belediyede yolsuzluk yaptığı” iddia edilen dönemin Belediye Başkanı Murat Sesli, kamyon garajını çete yöneticilerine bedelsiz verdiği ve yapılan şikayetlere rağmen işlem yapmayarak, çeteye maddi kazanç sağlamakla suçlanmıştı. Ancak yapılan incelemede söz konusu kamyon garajının Murat Sesli’nin Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde değil, bir önceki CHP’li belediye başkanı döneminde verildiği ortaya çıktı. Murat Sesli gelen şikayetlerle ilgili kamyon garajını işletenlere yüksek meblağlarda cezalar kesip, geriye dönük belediyenin alacaklarını tahsil etme yoluna gitmesine rağmen aynı suçlama ile gözaltına alınan CHP’li belediye başkanı emniyetten serbest bırakılırken, Murat Sesli ise tutuklanmıştı.
Operasyonu yapan savcı ve hakimler FETÖ'den açığa alındı
2009 yılında Ereğli’de “Çelik 2” operasyonunu yapan Özel Yetkili Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görevli savcı, mahkeme heyetindeki kişiler ile mahkeme heyeti FETÖ/PDY terör örgütü soruşturması kapsamında görevden uzaklaştırıldı. Operasyonu yapan polislerin bir kısmı da yine aynı örgüte üye oldukları gerekçesi ile açığa alınırken, bir kısmı emekli oldu, bir kısmı ise görevi kötüye kullanmaktan yargılanıyor.
‘Dosyada ciddi bir şey yok’ diyen savcı, Sesli aday yapılınca gözaltına aldırdı
Yapılan bir ihbarla dönemin Belediye Başkanı Murat Sesli’nin aday yapılmasının engellenmesi için hakkında ciddi suç dosyaları olduğu iddiası ile AK Parti Genel Merkezi yöneticilerine bildirildi. İlçede yapılan bütün anketlerden birinci çıkan Murat Sesli’nin dosyasına bakan savcıya ulaşan dönemin AK Parti Genel Merkezi yöneticileri, savcıdan ‘Murat Sesli hakkında dosyada önemli bir durum yok’ yanıtını aldı. AK Parti Genel Merkezi bunun üzerine Murat Sesli’nin Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde AK Parti’nin Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Adayı olduğunu resmen açıkladı. Ancak ‘Murat Sesli hakkında dosyada önemli bir durum yok’ diyen savcı çete operasyonu kapsamında dönemin Belediye Başkanı Murat Sesli’nin evine operasyon yaptırıp gözaltına aldırdı. Sesli çıktığı mahkeme tarafından tutuklanarak aday olması engellendi.
"Sesli’ye yapılanlar tamamen FETÖ’nün kumpası"
Dönemin AK Partili Belediye Başkanı Murat Sesli’nin Avukatı Gökhan Yardımcı, müvekkiline yapılanların kendisini belediye başkanlığından uzaklaştırmak için FETÖ/PDY terör örgütü uzantıları tarafından düzenlenen bir kumpas olduğunu söyledi. Yardımcı, “Murat Sesli’ye yapılan operasyon ve Belediye Başkanlığı görevinden alınması, aday olduğu halde seçimlere girmesinin engellenmesi tamamen 15 Temmuz’da herkesin gerçek yüzünü gördüğü FETÖ/PDY terör örgütünün çirkin bir kumpasıdır” dedi.
Yapılan kumpası hukuken kanıtlayacak ellerinde çok sayıda bilgi ve belge olduğunu anlatan Av. Gökhan Yardımcı, ellerindeki bilgi ve belgeleri daha önce yetkili mercilere ulaştırıp itirazlarda bulunmalarına rağmen bu örgütün uzantıları tarafından kapatıldığını ifade etti. Av. Yardımcı yaptığı açıklamada, “Müvekkilime yapılanların kumpas olduğunu nereden anlıyoruz? Birincisi Murat Sesli Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıp ceza aldı. Bilindiği gibi bu tür özel yetkili mahkemelerin kapanmasının nedeni bu cemaat yapılanmasıdır. Bu mahkemelerin aldığı tüm kararlar mutlak suretle araştırılmalı ve tüm yargılamalar yeniden yapılmalı. Biz yeniden yargılama ile ilgili başvurularımızı yaptık ama bu yapı yargıda hiyerarşik olarak örgütlendiğinden hiçbir haklı talebimiz yerine getirilmedi. İkincisi; gizli tanıkların verdikleri ifadelerde hiçbir maddi delil yok. Gizli tanıkların ifadelerinden anlaşıldığı üzere hiçbir şey görmemişler, tamamen kendi görüşlerini ifade etmişler. Yani 'Ben öyle duydum, öyle düşünüyorum, böyle bir kanıya vardım' tarzındaki beyanlar. Üçüncü olarak müvekkilime Ş.S. isimli kişiyi hürriyetinden tahdit ve zorla senet imzalatma suçlamasıyla ilgili daha önce mahkemelerin verdiği takipsizlik kararı varken bu kişi Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü tarafından özel bir araçla Ankara’dan alınıp Zonguldak’a getiriliyor, ifadesi alınıyor ve tekrar özel araçla Ankara’ya bırakılıyor. Bu kişinin o dönemde üç ayrı suçtan yakalaması bulunuyor ve polis hiçbir işlem yapmadan bırakıyor. Dördüncüsü Emniyet Müdürü’nün kendisinden 30 bin TL tutarında para istediği, 100 adet MDF masanın verilmesini istediği şeklinde bazı talepleri olmuş. Buna belediye başkanının görüşmesi üzerine belediye meclisinden olumsuz cevap verilince belediye araçlarına ceza kesilmeye başlanıyor. Kendisinin ve eşinin otomobili durdurulup cezalar kesiliyor. Buna benzer girişimlerle karşılıklı bir takım husumetler oluştuğu şeklinde değerlendirmelerimiz vardı. Bunların aşağı yukarı bir çoğunun belgesini bulduk. Bunun üzerine Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, emniyet Genel Müdürü’nün kendi şahsına, Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu olmak üzere devletin bütün yüksek makamlarından bununla ilgili bir araştırma ve bir çalışma yapılmasını istedik. Bizim iddialarımızla ilgili olarak Emniyet Genel Müdürlüğü iki teftiş kurulu müfettişini görevlendirerek bizim bu iddialarımızı araştırarak Kdz. Ereğli ve Zonguldak’ta çeşitli incelemeler yaptı. İncelemeyle ilgili bir rapor düzenleyip bunu cumhuriyet savcılığına verdiler. Bu ve 3 ayrı suçtan yakalaması olduğu halde emniyetin özel aracıyla Ankara’dan alınıp Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü’ne getirilerek ifadesinin alınması ve yine özel araçla Ankara’ya bırakılması ile ilgili olarak Zonguldak 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bu kişiyi sorgulayanlar hakkında görevi kötüye kullanma suçlamasıyla açılan kamu davası halen devam ediyor. Ağır Ceza Mahkemesi’nde mahkum olunan suçlar yanında bozulan bir karar var. Onunla ilgili de yargılama halen devam ediyor. Biz 15 Temmuz darbe girişiminde önce Murat Sesli’nin bu görevden bu terör örgütünün kumpası sonucu alınmak istendiğini Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildiren bir karar düzeltme başvurusunda bulunduk. Ve bütün bu kumpası orada detayları ile anlattık. Mahkemenin nasıl yanlış karar verdiğini, neden Murat Sesli’nin hedef seçildiğini, Kdz. Ereğli ilçesinde rantın yüksek olduğunu, bu tür örgütlerin buradaki rantı elde etmek amacıyla buranın belediye başkanlıkları ve Ticaret ve Sanayi Odası başkanlıklarını kendilerine hedef seçtiklerini, buradaki cemaat yapılanmasının nasıl işlediğini, bu cemaat mensuplarının Murat Sesli’den ne tür taleplerde bulunduklarını tüm detayları ile anlattık. Ayrıca müvekkilim bana daha önceden yazdığı mektupta başına gelenleri tüm detayları ile anlatıyor. Bizim o gün söylediğimiz her şey bugün ortaya çıkıyor. Sadece FETÖ/PDY terör örgütünün Ereğli’deki uzantılarını o gün kimse bilmiyordu. Bu gün hepsi ortaya çıkıyor. Bu kumpas sırasında bu örgütün parti içerisinde de mutlaka uzantıları olması gerekiyor. Sadece parti dışından bir takım girişimlerle bu kumpas yapılamaz. Bunlar tamamen emir komuta zinciri içerisinde hareket eden bir örgüt. Emniyet teşkilatının içerisindekiler çok önceden ortaya çıkmış. Murat Sesli’den sonra hem belediyede hemde TSO’da göreve gelenlere bakın. Bu yapının amacı milliyetçi, vatansever ve muhafazakar insanları görevden uzaklaştırıp ya kendi adamlarını ya da kendilerine hizmet edecek kişileri göreve getirmek için çalışmış. Bakın AK Parti içerisinde bu tür kumpaslara maruz kalmış insanlardan biri ve belki de en çarpıcı örneği Murat Sesli’dir. Bu örgüt ilçeyi AK Parti’den almak kumpas kurmuş ve ipini çekmiştir” dedi.
Murat Sesli, 'Çete' davasından yargılanıp 6 yıl 4 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
Haber: İHA
Haber Okunma Sayısı :
2621