Türkiye Taşkömürü Kurumu’na bağlı (TTK) Karadon Müessesesi’nin Özelleştirme İdaresi’ne devri için resmi işlemlerin başlatılması madencileri öfkelendirdi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu'na bağlı Karadon Müessesesi'nin Özelleştirme İdaresi'ne devredilmesi için Türkiye Taşkömürü Kurumu(TTK) Genel Müdürlüğü'ne yazı yazılarak resmi işlemlerin başlatılması, Karadon Müessesesi'nde çalışan madencileri öfkelendirdi. Yaşanan gelişme üzerine Genel Maden İşçileri Sendikası(GMİS) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu acilen toplandı. Toplantının ardından GMİS Genel Merkez Yönetimi ve GMİS Şubeler yönetimleri TTK Karadon Müessesesi'ne giderek maden işçilerini bilgilendirdi.
Öfkeli oldukları gözlenen maden işçilerine hitaben konuşan GMİS Genel Merkez Yöneticileri, maden işçilerinin TTK’nın özelleştirilmesine karşı durmak konusunda kararlı olduklarını belirttiler. GMİS Genel Mali Sekreteri Adnan Tıska, "Değerli arkadaşlarım, dün sendikamız salonunda taşkömürü ve demir-çelik konulu panelimiz vardı. Güzel bir panel oldu. Ardından saat 17.00'da da yürüyüşümüz oldu. Madenci arkadaşlarımın gösterdikleri duyarlılık için teşekkür ediyorum. Güzel bir yürüyüş oldu. Akşamda madenci arkadaşlarımıza iftar verdik. Sabah işyerine geldiğimizde bir haber geldi. Dediler ki özelleştirme idaresinden TTK’ya bir yazı geldi, Karadon’un envanter listesi isteniyor. Arkadaşlarımla birlikte Genel Müdürlüğe yapmış olduğumuz ziyaret sonucunda Genel Müdür Vekili böyle bir yazının geldiğini söyledi. Değerli arkadaşlarım. Bugünden itibaren aklı selim olmak zorundayız. Karadon’un envanter yazısını istemek her anlama gelebilir. İşçiler paniğe kapılsın, emekliliği gelenler emekli olsun. Kurumun içi boşalsın anlamına gelebilir. Daha öncede bunu denediler. 1994 yılında Armutçuk ve Amasra için, daha 3 yıl önce de Üzülmez için aynı şeyi istediler. Bugünde Karadon’dan aynı şeyi istediler. Karadon da işçi sayısı ne kadar, envanter listesinde neler var diye bir yazı talep ettiler" dedi.
Madencilerin sakin kalması gerektiğini vurgulayan Tıska, "Biz sakin olacağız, emekliliği gelen arkadaşlar panik yapıp emekli olmaya kalkmasınlar. Panik yapmaya gerek yok. Bizler buradayız, birlikte kanımızın son damlasına kadar bu kurumu savunacağız. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Gerekirse bu kurumu özelleştirme ye kalkanlara karşı mücadele ederken öleceğiz ama kurumu teslim etmeyeceğiz. Kanımızın son damlasına kadar bu kurumu savunacağımıza and içeriz. Bugün acilen 2 saat önce başkanlar kurulunu topladık. Durum değerlendirmesini yaptık. Ve doğru haberi bizlerden duyun, başkaları kafanızı karıştırmasın diye sizlerin huzuruna geldik. Bizlerin sizlerden saklayacağı hiçbir şey olamaz. En doğru bilgiyi bizlerden sendikanızdan öğreneceksiniz. Bizler bugün Ankara’ya gidecektik. Yarın Ankara’ya gideceğiz ve bu konu neyin nesiymiş öğreneceğiz. Gözünüz kulağınız sadece bizde olsun. Hepinize kazasız belasız çalışmalar diliyorum” dedi.
GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu ise “Ankara’dakiler akıllarını başlarına devşirsinler. Hiç birimizin asla kuşkusu olmasın. TTK konusunda bizim taleplerimizin dışında herhangi bir tasarrufta bulunmaya kalkışanlar şunu iyi bilmelidirler ki, nasıl ki 5 Nisan 1994 yılında alınan kararları abilerimiz, babalarımız geri püskürtmeyi bilmişlerse, 1190 madenci grevi ve 1191 Ankara yürüyüşünde Ankara’yı dar etmişlerse, emin olsunlar ki onların evlatları olan bizler onlardan aldığımız tecrübe ve bilgi brikimi ile daha etkin eylemler ortaya koyacağımızdan hiç kuşkuları olmasın. Ankara’dakiler akılarını başına devşirsinler. Kurumun özelleştirilmesi ya da kapatılması gibi düşünceleri akıllarının ucundan bile geçirmesinler” ifadelerini kullandı.
Tüm uyarılara rağmen TTK'nın özelleştirilmesi yönünde adımlar atılmaya başlandığını belirten GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci ise, "Daha önce bir çok kez mücadeleye hazır olmanız konusunda sizi bilgilendirmiştik. En sonunda o mücadele günü geldi çattı. Yıllardır Türkiye Taşkömürü Kurumumuz hakkında söylenen özelleştirilme çalışmalarına karşı mücadele ediyoruz. Ancak son günlerde gittikçe yoğunlaşan bu söylemlere karşı 21 Haziran’da, yani dün Sendikamızda “Taşkömürü ve Demir-Çelik Paneli” düzenledik. Ardından da yürüyüş gerçekleştirdik ve bu tür girişimlere asla müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha dile getirdik. Katılan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.
Fakat bu sabah aldığımız bir haber hepimizi şoka uğrattı. Tüm uyarılarımıza rağmen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Karadon Müesesesi’nin Özelleştirme idaresi Başkanlığına devri konusunda çalışma başlattığını öğrendik. Bakanlığın talimatı gereği Kurumuz Genel Müdürlüğü’ne Karadon Müessesesi hakkında tüm bilgilerin ve envanterini Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na bildirilmesini içeren bir yazı gönderildi. Bu yazı, TTK’nın özelleştirilmesi ve kapatılması için düğmeye basıldığı anlamına gelmektedir. Çünkü Karadon Müessesesi’nin özelleştirilmesi demek kurumun özelleştirilmesi demektir.Daha önce bir çok kez mücadeleye hazır olmanız konusunda sizi bilgilendirmiştik. En sonunda o mücadele günü geldi çattı. Bu Kurumun tek müessesesinin dahi özelleştirilmesine müsaade etmeyeceğimizi ve bunun için kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğimizi her platformda söyledik. Daha önce 1994 yılı 5 Nisan Kararlarında yaşanan sürecin bir benzerini yaşıyoruz. O gün nasıl mücadele ederek o süreci durdurduysak, bugün yine mücadele edecek ve bu süreci de durdurmak için birlik ve beraberlik ruhu içinde hep birlikte mücadele etmek zorundayız. Kurumun her hangi bir müessesesine her hangi bir özelleştirme işlemi gerçekleştirilirse iktidar partisinin milletvekilleri Zonguldak’a gelmesinler. Siyasi iradenin milletvekilleri, bugüne kadar göstermedikleri performansı bugün itibariyle ortaya koymalarını istiyoruz. Biz yarın sabah itibariyle Ankara’ya giderek bu süreci masa başında durdurmak için çaba sarf edeceğiz. Aksi takdirde başta maden işçileri olmak üzere tüm Zonguldak halkıyla beraber varımızı-yoğumuzu ortaya koyarak, bu saldırıyı da püskürtmek zorundayız. Kimse umutsuzluğa kapılmasın" diye konuştu.
Haber: İHA
Haber Okunma Sayısı :
2752