Türkiye’nin en etkin sendikaları arasında yer alan ve sendikacılık tarihinde çok önemli bir yeri bulunan Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) 69. yılını kutluyor.
17 Kasım 1946 tarihinde kurulan GMİS’ten, 69. kuruluş yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamada, Sendikanın, Türkiye’de ve Dünyada; demokrasi, ülke ve bölge kalkınması, insanca yaşanılacak koşulların yaratılması mücadelesinde saygın bir yer edindiğine vurgu yapıldı.
GMİS Yönetim Kurulu’nun, Sendikanın 69. kuruluş yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklama şöyle;
“Sendikamızın 69. Kuruluş Yıldönümünü kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. 17 Kasım 1946 tarihinde kurulan Sendikamızın kurucuları başta olmak üzere, tüm genel başkanlarımıza, yönetim kurulu üyelerine ve Sendikamıza emeği geçen herkese teşekkür ediyor, aramızdan ayrılanlara Allah’tan rahmet diliyoruz. Maden ocaklarında MTA işyerlerinde ve özel sektör işyerlerinde yaşamını yitiren kardeşlerimizi sevgi, saygı ve şükranla anıyoruz. 1946’dan bugüne, ülkemiz demokrasi mücadelesinde; bölgemizin ve ülkemizin kalkınıp gelişmesi mücadelesinde; üyelerimizin insanca çalışıp insanca yaşayacakları koşulların yaratılması mücadelesinde, saygın bir yer edinen Genel Maden İşçileri Sendikamız, bundan böyle de aynı anlayışla mücadelesini sürdürecektir. Taşkömürü üretiminin başladığı 1848 yılından itibaren gelişen üretim kültürünün bugünlere taşınmasında önemli bir işlevi bulunan Sendikamız, Zonguldak, Bartın ve Karabük bölgemizde sosyal hayatın çağdaş bir düzeyde gelişmesi için elinden gelen gayreti göstermiştir ve bu mücadeleyi kesintisiz olarak sürdürmektedir. Türkiye’de siyasal alanda yaşanan en sıkıntılı dönemlerde bile ulusal çıkarlarımızı, ulusal bütünlüğümüzü koruma yönünde mücadele veren Sendikamız, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaşanan yabancı şirket işgallerinden, maden işçilerinin çıkardığı dersleri de bugüne taşımasını bilmiştir. Genç Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Ankara’nın ardından il olma özelliğini kazanan Zonguldak, taşkömürü üretimi arttıkça büyümüş, gelişmiş ve giderek Türkiye sanayisinin can damarı olarak, ülkemizin ekonomik kalkınmasına büyük katkı vermiştir.
Ancak 1980 ve özellikle 1990 sonrasında uygulanan yanlış ekonomik politikalar sonucu TTK ve Zonguldak olarak büyük zararlar gördük. Bizler bölge insanı olarak büyük mücadeleler verdik ve her şeye rağmen ayaktayız. Bölgenin, TTK’nın ve Türkiye’nin ihtiyaçları ortadadır. TTK’nın bugün, 14 bin olan norm kadroya göre 5 bin işçi açığı bulunuyor. 5 milyon ton üretim kapasitesine sahip olan TTK, bugün tarihinin en az işçisiyle en düşük üretimini yapıyor. Oysa ülkemizin yıllık taşkömürü ihtiyacı 25 milyon tondur. Ülkemiz her yıl milyarlarca dolarını taşkömürü ithalatı için dışarıya veriyor. Bölgemizde 1 milyar tonun üzerinde kömür rezervimiz bulunuyor. İşçi açıklarının giderilmesi durumunda üretimin artırılacağını, TTK’nın zararının azaltılacağını, dışarıya gidecek dövizin azaltılacağını, bölgede önemli bir istihdam sağlanacağını ve ekonominin canlandırılacağını her platformda anlatıyoruz. Türkiye’nin Zonguldak’a ihtiyacı var. Çünkü Zonguldak’ta kömür var. Üstelik dün silah zoruyla maden ocaklarına sokulan bölge insanı, bugün gönüllü olarak çalışmaya hazır. Üretimin artması ve kurum zararının ortadan kalkması için öncelikle Kuruma işçi alınması gerekiyor. Genel Maden İşçileri Sendikası olarak bağlı bulunduğumuz Türk-İş’te, IndustriALL Europa ve IndustriALL Global’de maden işçilerinin sesi olmaya, demokrasi adına her türlü eylem ve etkinliğin ön saflarında bulunmaya devam edeceğiz. Sendikamızı bugünlere taşıyan yönetici ve üyelerimize bir kez daha sevgi ve saygılarımızı sunuyor, tüm bölge halkını, bizlere destek olmaya çağırıyoruz.”
Haber Okunma Sayısı :
2655