Sevgili arkadaşlar;

Makalelerim ve köy gezilerimden oluşan kitabımızın basımı, dağıtımı, ZONSİAD derken makalelerimize ara vermiştik.

Tekrar sizlerle olmaya devam edeceğiz. Bu arada kitabımızın gelirlerini ilk etapta uzaktan eğitimde çocuklarımız için gerekli olan tabletlerimizi sizlerin sayesinde dağıttık.

Şimdiki gelirlerimizi de SMA Tip 1 hastası Çaycuma’mızın evladı, bebeği Alparslan Başoğlu için yapacağız. Desteklerinizi bekleriz, evladımızı yaşatalım!

Makale yazmadığımız dönemde, en ilginç olaylardan biri de Merkez Bankası başkanının sürekli değişmesiydi.

Döviz, faiz, enflasyon, fiyat istikrarı konularında denge korunamadı.

Merkez Bankası öncelikle siyasetten, hükümetten bağımsız olması gerekmektedir.

Hem uluslararası piyasalardan borçlanacaksın, yatarım isteyeceksin hem de güven vermeyeceksin. Bu şekilde olamaz!

Döviz kurları; dolar 6.50 iken yavaş yavaş faiz kademe kademe yükseltilseydi, hem döviz kuru çok artmayacak hem de faizler bu seviyeye gelmeyecekti.

Döviz kuru 8.50 oranlarına gelince, Merkez Bankası faizi %19 oranlarına çıkarınca, devam geleceği görülünce görevden alındı yerine düşük faiz öngören başkan geldi.

Şimdi yavaş yavaş düşecek rant, döviz fiyatlanacak öngörüm bu.

Burada istikrar sağlanması durumunda sonuç olarak enflasyon doğar.

İç ve dış politikada ve salgın etkisiyle dengeler bozuldu.

Döviz kuru yükselince; hammadde, petrol, elektrik vs. gibi ihtiyaçlara zam geldiği için satın alınan ürünler pahalılaşıyor. Bu da enflasyon oluşturuyor.

Faiz yükselince; kredi maliyetleri artıyor, yatırım azalıyor.

Yatırım azalınca işsizlik azalıyor.

Ekonomi yönetimi, doğru kararlar almaya ve liyakatli yöneticilerin varlığına bağlıdır.